1983 Ankara doğumlu olan Metin ARIEL, babasının devlet memuru olması nedeniyle Türkiye'nin farklı illerinde eğitim hayatına devam etti. Kara Harp Okulu'nda yüksek öğrenimini tamamladıktan sonra TSK’de çeşitli görevlerde bulundu. 2015 yılında yaşadığı sağlık sorunu nedeniyle Yüzbaşı rütbesiyle malulen emekli oldu. Emekliliğin ardından Amerika'da yüksek lisans yaptı ve Kuşadası'nda bir otelde Gece Müdürlüğü, Güvenlik Müdürlüğü ve Operasyon Müdürlüğü gibi görevlerde çalıştı. Şu anda Kuşadası'nda bir otelde Operasyon Müdürü olarak görevine devam ediyor.

2020 yılında yazarlık kariyerine başlayan Metin ARIEL’in “Duygusuzlaştırılan Duygular”, “Trajikomik Anılar Nehri”, “Selsefe” adlı üç şiir kitabı ve “Her Kafadan Bir Tel” adlı bir deneme kitabı bulunmaktadır. Yakın zamanda “Bilinmez Kimlik” adlı yeni şiir kitabı da yayınlanacaktır. Kitaplarının tüm gelirlerini ihtiyaç sahiplerine bağışlayan ARIEL, yazarlık kariyerine TECRİT dergisinde devam etmektedir.

1. İNSANLIK EVRİMİNE GİRİŞ DERSİ
-uyanmak önce dilde
akabinde yürekte

DİL
Karanlık kapıların bekçisi
Son anahtar deliğinin örtüşen yoldaşı
O güneşin son damlası

Ko
-nuş
Kucakla
Merhaba
-larını

-görmek ruhun derinliklerine giden varlık dedektörü

Göz
Yaşam muhtarı
Etrafını yazan benliklerin kanıtı
O bedenin yakamozu

Gör
Hisset
Tanımla
Buradakilerin ispatı

-duymaksız yaşam ilmühaberi
Adreslere sessiz tarif

Kulak
Tanıksız davaların işitsel şahidi
Seslere inat sessizliğin kalkanı
İki avucun yapboz parçası

Duy
Ses
-sizliğin çığlığını
Tarifsiz
Tanıklık testi

Üç maymunun ruhsal yolculuğu
Konuş
-madan
Gör
-meden
Duy
-madan

Şair Metin ARIEL'in poetikası nedir?

Özgürlük ve haykırış.

Şiir sanat eseri midir?

Belki çok eleştirileceğimi bilsem de, şiir sanat eseri değil, desibeli şaire bağlı bir haykırıştır. Hayal dünyasının kelimelere dönüşmüş hali, kulakları yırtarcasına kabul ettirir.

"Duygusuzlaştırılan Duygular" kitabınızın beş yıl sonra duygulandığını düşünüyor musunuz?

İnsanın kaybettirilen duygularını kazanması kişisel zamana muhtaç bir olgudur. Önemli olan, kitabın yeni vereceği histir. Duygusuzluk da bir duygudur.

Kitaplarınızda kendinizden soyutladığınız karakterleri mi yoksa sizi anlatan karakterleri mi tercih ediyorsunuz?

Kendimizden soyutladığımız hiçbir şey somutlaşamaz. Benliğimizin aynadaki yansıması gibi.

Hayal dünyanızın bu kadar genişlemesini etkileyen olaylar nelerdir?

Kalabalığın içindeki yalnızlık arzusu, içimde sakladığım güzelliklere ulaşmamı sağladı. Yeşerdikçe hayal meyvelerimin tadına ulaştım.

Şiirlerinizde sizi yansıtan en önemli duygu veya davranış nedir?

“Acımasızca bedenine indirilen tokatın Gün gelir de öcü alınır çabasıyla savrulan takvim yapraklarının sayısı kadar geçen bir ömür Yıpranma katsayısı sıfır kabul edilmiş Kalanlarıyla avuntu.”

"Her Kafadan Bir Tel" deneme kitabınız hakkında ne düşünüyorsunuz?

Buhranlı bir dönemde başladığım, o an aklıma ilk gelen kelimeden, gözlerimin görüp arkasına sakladığım şeylerin birleştiği bir harfler topluluğu. Bazılarında bir kadeh sır, bazılarında hayatımdan kaçamaklar var. Ama hepsinde bir damla ben var.

Çocukluğunuzdan bu yana yaşamış olduğunuz bir korkunuz var mı?

Sizin içinizde ölmez çocuklarınız, benim ise ısrarla benden vazgeçmeyen palyaço korkum var. Bu, yedi yaşımda başladı ve şimdi olduğum kırk iki yaşına kadar süren otuz beş senelik bir kovalamaca. Stephen KING'e teşekkürler.

Bu kadar lafazanlığın ardından okuyucularımıza bir şiirinizle veda edelim mi?

GÖRECELİLİĞİN YOLU: FİLİZLENEMEYEN TOHUM

Doğru yalnızlıklar, yanlış kalabalıkların tohumu
Kartalların çıkmaya korktuğu
Bulutların üstünde huzur kovalayan Budist rahibin yaşamı
Bütün ihtiyacı bir damla su, bir avuç nefes
Gerisi… S… et
Başa bak

Kan pompalayıcının anlaşılamayan davranışlar bütünü
Sonrası malum
Küçük kalabalığın ahlaksız arzusu
İlk tohum, yarışmanın eseri

Yarısı yer altında cüce, gerçekliği saklı
Sözleri boyunu aşan
Ferman kalabalık arzusunda boğulmuş yalnızlar konseyinin
Cezası kalabalığa bir balta

Güneşin yansıttığı karartıdaki eksiltilmiş uzuvlar
Ve ucundan damlayan birkaç damla kan
Filizlenen yeni yalnızlığın can suları
Kabullenilemeyen gerekliliğin
Doğru yanlışlıkları
Yalnız kalabalıkların tohumunun