• SESSİZ ÇIĞILIK
    • SESSİZ ÇIĞILIK
      Bu öykü, savaşın, kadınlara yönelik şiddetin ve çocukların bastırılmış tanıklıklarının edebi bir yankısıdır. Gerçek olaylara dayanan bu hikâye, Rabia Saydam Taşdemir’in yaşlı bir köy kadınının dilinden derlediği, yıllarca saklanmış bir sırrın sesidir.“Edebiyat Magazin Gazetesi” olarak, bu sessiz çığlıklara kulak veriyor, anlatılmayanı anlatmayı kendimize borç biliyoruz.
      15.06.2025 - 13:37 | Son Güncelleme:15.06.2025 - 13:37
      Haber Merkezi

      Yazan : Rabia Saylam Taşdemir

      O yaz sabahı, kekliklerin ötüşüyle uyanan köyümüz, çocuk kahkahalarıyla yankılanıyordu. Gökyüzü berrak, toprak ana uysaldı. Annemin dizlerine başımı koyduğum o sabahı hâlâ hatırlıyorum. Bir yudum ninni gibi geçen çocukluğumun son günüydü belki de. Bilmeden bir veda yaşadım o gün; kokusunu içime çektiğim ekmek gibi, bir daha ulaşamayacağım bir zamanın vedasıydı bu.

      Sonra birden, dağlara düşen uğultularla değişti her şey. Gökyüzü koyulaştı. Top sesleriyle irkildi toprak, keklikler sustu. Annem beni kucağına aldı, babam öfkeyle konuştu:
      “Kilere inin! Çabuk!”

      Kiler, evin taş duvarlı karanlık odasıydı. Turşuların, peynirlerin, suskunluğun ve duaların saklandığı yerdi. Biz oradaydık artık. Işık görmeden geçen günler… Annemin dizine başımı yaslayıp, sadece kalp atışlarını dinlediğim geceler… Her şey o kadar sessizdi ki, kalbimizin çarpıntısı bile dışarıdan duyulur sandım.

      Ama bir gece, sessizliği ayak sesleri yardı.
      Ağır…
      Kesik…
      Sert.

      Kapı açıldığında annem gözlerimi kapattı.
      “Ne olursa olsun ses çıkarma,” dedi.
      Bir adam vardı… Sonra başka biri daha… Dedem bağırdı, annem ağladı.
      Ben kilerde, bir taşın arkasına saklandım.

      O geceden sonra dedem yoktu.
      Annem sustu.
      Gözlerine bakınca içindeki fırtınayı görüyordum, ama o bana hep “Unutma, bu bir sır,” diyordu. Bu söz bir dua gibi kaldı içimde.

      Günler sonra yeniden geldiler. Bu kez annemi alıp götürdüler.
      Sesini duydum…
      Adımı söyledi.
      Sonra çok şey söyledi, ama kelimeler artık bıçak gibi kesiyordu geceyi.
      O karanlıkta annem yalnız değildi, ama çaresizdi.
      Ben… çığlık atamadım.

      Sabah olduğunda, annem susmuştu.
      Gözleri boştu.
      Ellerini tutunca bir taş gibi soğuktu.
      Ama o hâlâ bana “yürü” diyordu.
      Kaçtık.

      Ormanda ilerlerken dizleri çöktü.
      “Yoruldum,” dedi sadece.
      O cümle, yüreğimde bir ömür susacak bir çığlık gibi kaldı.

      Sonra insanlar geldi. Başka diller konuşan, başka kıyafetler giyen insanlar…
      Bir kampta bulduk kendimizi.
      Burası artık “yerimizdi.”
      Ama hiçbir yer ev gibi değildi.
      Annem bir sabah götürüldü.
      Adını anmadılar.
      Beni sormadılar.
      Bir daha hiç dönmedi.

      Ben büyüdüm.
      İçimde taşıdığım o sırla…
      O geceyi, o kileri, annemin ellerinin soğukluğunu unutamadım.

      Yıllar sonra yıldızlara baktığımda hâlâ ona soruyorum:
      “Orada mısın?”
      Ses gelmiyor.
      Ama biliyorum…
      Annelerin sesi bazen susar ama suskunluğu hiç susmaz.

      Yorum Yazın

      Yorum yazarak topluluk kurallarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Edebiyat Magazin hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

    • SüperLig Puan Durumu
      TakımOAP
        O A P
      1.GALATASARAY A.Ş. 36 91 95
      2.FENERBAHÇE A.Ş. 36 90 84
      3.REEDER SAMSUNSPOR 36 55 64
      4.BEŞİKTAŞ A.Ş. 36 59 62
      5.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ 36 60 54
      6.EYÜPSPOR 36 52 53
      7.TRABZONSPOR A.Ş. 36 58 51
      8.GÖZTEPE A.Ş. 36 59 50
      9.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. 36 52 49
      10.KASIMPAŞA A.Ş. 36 62 47
      11.TÜMOSAN KONYASPOR 36 45 46
      12.CORENDON ALANYASPOR 36 43 45
      13.BELLONA KAYSERİSPOR 36 45 45
      14.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. 36 45 45
      15.ONVO ANTALYASPOR 36 37 44
      16.SİPAY BODRUM FK 36 26 37
      17.NET GLOBAL SİVASSPOR 36 44 35
      18.ATAKAŞ HATAYSPOR 36 47 26
      19.ADANA DEMİRSPOR A.Ş. 36 34 2
      İstanbul nöbetçi eczaneleri