Yorumlar
Doaa Deep
Thank you Dr Namık for your ever support and guidance
Türkiye’nin önde gelen psikologlarından biri olan Klinik Psikolog Namık DURAN ile bu röportaj vesilesiyle, psikoloji alanındaki derin bilgi birikimi ve yıllara dayanan tecrübesiyle tanışma fırsatı bulacağız. 1972 Elazığ doğumlu olan ve akademik kariyerini Ankara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü’nde tamamladıktan sonra, Klinik Psikoloji Yüksek Lisansını İstanbul Esenyurt Üniversitesi’nde gerçekleştiren, danışmanlık ve rehberlik alanında uzun yıllar emek vermiş, sayısız bireye ışık olmuştur.
Şu anda kendi kurumu Psikodemi’de çocuk, ergen ve yetişkinlere yönelik psikoterapi hizmeti sunan, terapi alanında eklektik bir yaklaşımı benimsemekte ve danışanlarının ihtiyaçlarına göre birçok farklı terapi yöntemi ve kuramını ustalıkla bir araya getirmektedir. Son yıllarda özellikle EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) terapisi üzerine yoğunlaşan bu değerli uzman, danışanlarının travmalarıyla başa çıkmalarına ve içsel dengelerine kavuşmalarına yardımcı olmaktadır.
Bu röportajda, insan ruhunun derinliklerine yolculuk yapan, empati ve bilgelikle dolu bir rehberin görüşlerini ve tecrübelerini dinleme fırsatını yakalayacağız. Klinik Psikolog Namık DURAN’ın ilham veren kariyeri ve özgün yaklaşımı, hepimiz için bir ışık olacak
Merhaba Ferah Hocam. Ben 1972 Elazığ doğumluyum. Ankara Üniversitesinde PDR Lisans İstanbul Esenyurt Üniversitesinde ise Klinik Psikoloji Yüksek Lisansımı yaptım. Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik alanında uzun yıllar çalıştıktan sonra şimdi çocuk , ergen ve yetişkin psikoterapi uyguluyorum. Kendi kurumum olan Psikodemi de. Birçok terapi yöntemi ve kuramına hakim olduğum için genellikle eklektik çalışıyorum ama son yıllarda EMDR uygulamalarım daha yoğun.
Aslında zor olmuyor bilakis günlük seans programımda her gruptan seans almak aslında bana daha iyi geliyor. Sürekli aynı grup ile örneğin sadece yetişkin veya sadece çocuk seanslarını üst üste almak daha yorucu. Ayrıca çift terapide alıyorum onu unuttum belirtmeyi
Aslında hepsi için diyebilirim. Çok ciddi sayıda eğitim aldım. Çocuklar için , yetişkinler için, çiftler için eğitimler bunların yanında dil terapi , oyun terapi , otizm , dikkat eksikliği hiperaktivite gibi birçok uzmanlık gerektiren alanda eğitim ve sertifikalarım var. Bunun da artılarını yaşıyorum sanırım. Bu kadar çok eğitim alınca durumu , sorunu anlamak ve nasıl bir yol izlenileceğine kara vermek daha kolay benim için diyebilirim.
EMDR çalışmak benim için ayrı bir zevk. Çünkü EMDR bana göre mucizevi sonuçları olan bir terapi yöntemi. Ben EMDR yi ameliyat gibi algılıyorum. Sorunu kökünden söküp atıyor. EMDR yi tüm yaş gruplarında kullanabiliyoruz. Özellikle Panik Atak , korkular ve kaygı atakları için EMDR yi tek geçerim.
Şuana kadar onlarca panik atak çalıştım hepsinde çok net sonuç aldım. Yani kesin çözümü var diyebiliyorum.
Çocuklarda dikkat eksikliği , yetişkinlerde ise ekran bağımlılığı ve gelecek kaygısı çok fazla çalıştığımı konular. Tabii çocuklarda ki dikkat eksikliğinin de temelinde ekran bağımlılığı yatıyor.ayrıca günümüzde özellikle son on yılda otizm sayısında inanılmaz bir artış var. Bunun tam nedeni bilinmese de ben yeme içme alışkanlıklarımıza ve yüksek kaygıya bağlıyorum. Otizm i tetikleyen veya açığa çıkaran bir unsur da ekran. Özellikle 0-2 yaş aralığında ekrana maruz kalmış , ekran karşısında zaman geçirmiş bebekler de otizm tetiklenmesi , gelişimsel gerilik ve uyaran eksikliği gibi hastalıkların görülme ihtimali ekrana maruz kalmamış bebeklere göre inanılmaz derece de yüksek.
Ama dediğim gibi annelerin gebelik döneminde yeme alışkanlığı ve kaygı düzeylerinin de otizm ile ilişkili olduğunu düşünüyorum.
Öncelikle ekran bağımlılığının diğer bağımlılıklar gibi ciddiye alınması gerekiyor. Ekran karşısında saatlerce zaman geçiren çocuk ve gençlerin zaman yönetimini başarabilme şansları yok. Buda akademik anlamda geri kalacaklarının bir göstergesi oluyor zaten. Akademik anlamda geri kalan bir öğrencinin hedeflerine , hayallerine ulaşması mümkün olmuyor maalesef. Yani öncelikle kariyerlerine zarar veriyor. Ayrıca beyin de oluşturduğu zararlar, duruş bozuklukları , öfke kontrol bozukluğu gibi daha bir çok olumsuz durumlar ve hastalıklar da geliştiriyor. Ekran bağımlılığının önlenmesinde ki ilk kural sınır koymak. Çocuk bir sınırının olması gerektiğini bilmeli ebeveynlerde bu sınırı aşmaması için kontronör görevi yapmalı . Ekranı yasaklamak yani sıfır ekran uygulaması çok doğru bir yöntem değil. Birincisi yasak cezbedicidir ve dolaylı ilgiyi arttırır ikincisi ekranda ki tüm uygulamalar zaralı değildir . Ekran çocuk için ders çalışma ve bilgi edinme için bir araç olması yanında arkadaşları ile de iletişim kurduğu bir araçtır. Sınır belirlendikten sonra ise zaman yönetimini doğru yapması adına çocuğa bir günlük program yapılmalı bu saati saatine uygulanan bir planlamayı içermek yerine görevlerin belirlendiği bir program şeklinde hazırlanmalı.
Ferah Hocam çok önemli bir soru bu. Öncelikle teşekkür ederim. Yıllardır verdiğim seminerlerde anne babalara hep anlattığım bir konu ile başlamalıyım. Anne babalık ve ebevenlik kavramları ayrı şeyler önce bunu bilmeliler. Anne babalıkları sorumlulukları ve yöntemleri onların yetişme tarzları , hayata bakış açıları, gelenek görenekleri gibi bir çok faktörden beslenmiş ve bunların sonucu olarak annelik veya babalık davranışı olarak sergiledikleri bir tutum ve hayatta oldukları sürece çoğunlukla bu tutuma göre davranış sergiledikleri bir durum. Ama ebeveynlik yasal sorumlulukların ve mecburi görevlerin içinde olduğu bir durum. Ebeveynlik çocuğun reşit olması ile biter ama anne babalık ölünceye kadar sürer. Ebeveynlik öğrenilmesi gereken sorumluluklar ve bilgileri barındırır. Bu yüzden ben anne babalara öncelikle ebeveynlik ile ilgili bilgiler edinecekleri makale ve kitaplar okumalarını tesviye derim. Günümüz gençlerini anlamak , günümüz tehdit ve tehlikelerini bilmel ebeveynlik sorumluluğudur. Bir diğer uyarım sorunların temelinde yani çocukları ile ilgili yaşadıkları sorunların temelinde iletişim eksikliğinin yattığını bilmeleri gerekiyor.
Benim çift ve aile terapilerimden yola çıkarsak gördüğüm en büyük iki neden iletişim sorunu ve beklentilerden kaynaklı . Sosyal medya ve ekran bağımlılığı maalesef ki sadece gençlerimiz ile sınırlı değil. Yetişkinlerde de bu konuda ciddi bir sorun var. Artık evlerde telefonlar yüzünden sohbetler edilmiyor. Sohbetin , iletişimin yerini ekranlar almış durumda. Bu ciddi bir sorun . İkinci sorun ise yine sosyal medya tabanlı olduğunu düşündüğüm beklentilerin yüksek olması.
Her anlamda karşılıklı olarak çiftler birbirlerinden çok büyük beklenti içindeler. Bu beklentiler karşılanmadığı zaman da maalesef kavgalar başlıyor. Ben evli çiftlerin devlet tarafından her yedi yılda bir olabilir belirli aralıklarla çift terapi seansları alabileceği bir aile ve çift terapistine yönlendirilmeleri gerektiğini savunuyorum. Aile dinamiğinin yeniden yapılandırıldığı bu seansların evliklerin ömrünü arttıracağına inanıyorum.
İletişim Bilgileri :
İnstagram : Namık Duran
Tel : 0505 921 1000
Takım | O | A | P |
O | A | P | |
1.GALATASARAY A.Ş. | 36 | 91 | 95 |
2.FENERBAHÇE A.Ş. | 36 | 90 | 84 |
3.REEDER SAMSUNSPOR | 36 | 55 | 64 |
4.BEŞİKTAŞ A.Ş. | 36 | 59 | 62 |
5.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ | 36 | 60 | 54 |
6.EYÜPSPOR | 36 | 52 | 53 |
7.TRABZONSPOR A.Ş. | 36 | 58 | 51 |
8.GÖZTEPE A.Ş. | 36 | 59 | 50 |
9.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. | 36 | 52 | 49 |
10.KASIMPAŞA A.Ş. | 36 | 62 | 47 |
11.TÜMOSAN KONYASPOR | 36 | 45 | 46 |
12.CORENDON ALANYASPOR | 36 | 43 | 45 |
13.BELLONA KAYSERİSPOR | 36 | 45 | 45 |
14.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. | 36 | 45 | 45 |
15.ONVO ANTALYASPOR | 36 | 37 | 44 |
16.SİPAY BODRUM FK | 36 | 26 | 37 |
17.NET GLOBAL SİVASSPOR | 36 | 44 | 35 |
18.ATAKAŞ HATAYSPOR | 36 | 47 | 26 |
19.ADANA DEMİRSPOR A.Ş. | 36 | 34 | 2 |
Yorum Yazın